Manchester City
Gelenler: Rodri, Angelino
Gidenler: Douglas Luiz, Fabian Delph
Geçtiğimiz sezonu üç kupa ile geçiren Manchester City, kuşkusuz sezonun yine en büyük favorisi. Sezona sadece iki önemli takviye ile giriş yaptılar. Angelino muhtemelen rotasyon oyuncusu olacak ama Rodri’nin direkt olarak forma şansı bulmasını bekliyorum. Hedef yine muhtemelen her kulvarda şampiyonluk ama benim bazı noktalarda soru işaretlerim mevcut.
Rodri’nin Uyum Süreci Nasıl Olacak?
Manchester City’nin neye ihtiyacı var diye soracak olsam muhtemelen birçok kişi sol bek, orta saha ve forvet yanıtını verecektir. Aslında bu bölgelerde yeterli nitelikte oyuncu var ama nicelik açısından sıkıntı yaşanabilir. İşte bu noktada Rodri ve Angelino transferleri geldi. Hücumda da Sterling’i en uçta kullanabileceğinin sinyallerini veren Guardiola, nicelik sorununu aşmış duruyor.
Soru işareti kısmı ise Rodri’nin uyum süreci. Oyuncu profili olarak tamamen Manchester City oyuncusu olan Rodri, Atletico Madrid döneminde farklı bir oyun oynuyordu. Topa sahip olmayı ikinci plana atan bir takımdan tek amacı topa hükmetmek olan bir takıma geçiş yapmak Rodri yeteneğinde bir oyuncu için bile zor. Milli maç arasına kadar “Rodri City topçusu değil, Rodri buraya olmadı” tarzı tuhaf yorumlar görebileceğimizi düşünüyorum. Bu uyum süreci eğer sancılı geçerse City, ilk haftalarda bocalayabilir.
Sane’nin Aklı Ne Kadar City’de?
İkinci sorun ise Leroy Sane’nin durumu. Bayern’e gidiyor, gidecek, City’de kalmak istemiyor haberlerini yaz boyu okuduk. Oyun konsantrasyonu dağılırsa ki bence dağılmaya müsait City’nin işleyen çarklarından biri tıkanabilir. Bu noktada da Mahrez’e büyük iş düşecek. City’e iyiden iyiye uyum sağladığını düşündüğüm Mahrez’in City’de kısa bir süre içinde formayı kapacağını tahmin ediyorum. Eğer Mahrez benim beklentilerim doğrultusunda bir sezon geçirirse Sane’nin olası dağılmasından kaynaklı sorun, yaşanmadan çözülecektir. Tabii ki şu an için ortada ne Sane’nin dağılmasına ne de Mahrez’in formayı kapacağına dair bir işaret var bekleyip göreceğiz.
Sezon Beklentisi
Bir takımın Premier Lig sınırları içerisinde City’i geçmesi için City’nin ciddi manada tökezlemesi gerekiyor. Rodri’nin uyumu, Sane’nin dağılması gibi sorunlar baş gösterirse City bocalayabilir ama benim tahminim Rodri’nin 5-6 hafta içinde tamamen adapte olacağı, Sane’nin dağılması durumunda da Mahrez’in devreye gireceği yönünde. Savunmada da ciddi bir sorun yaşayacaklarını sanmıyorum. Kısacası; yine sezonun bir numaralı şampiyonluk adayı Manchester City.
Liverpool
Gelenler: Adrian
Gidenler: Daniel Sturridge, Alberto Moreno, Danny Ings
Sezonun büyük bir bölümünü önde götüren Liverpool, geçtiğimiz sezon çok yaklaştığı şampiyonluğa yine ulaşamadı. Şampiyonlar Ligi’ni kazanarak sezonu mutlu kapatan Liverpool, bu sezonun hedefini muhtemelen yine şampiyonluk olarak belirledi. Peki bu hedef ne kadar gerçekçi?
Transfere İhtiyaç Var
Liverpool’un geçtiğimiz sezon başardığı şey bence inanılmaz. Salah ve Keita dışında neredeyse her oyuncu beklentilerin üzerine çıktı. Salah da çıtayı koyduğu yerin çok altına düşmedi. Geçen senenin bana göre tek hayal kırıklığı Keita’ydı. Bu denli kusursuz bir sezonun ardından haliyle kadroyu korumak mantıklıydı ama yeterli değildi.
Geçtiğimiz sezon Şampiyonlar Ligi Barcelona yarı final mücadelesinde kadronun aslında dar olduğu görüldü. Buna rağmen transfer yapılmadı. Şu an Firmino’nun alternatifi Origi. Salah’ın Shaqiri ve Mane’nin de Oxlade Chamberlain olarak görünüyor. Uzun bir sezonda 3’ünün de sağlıklı kalması zor. Yanılmıyorsam Mane’nin de sezon başında bir sakatlığı mevcut. Bu sebeple hücuma en az 1 transfer yapılması gerekiyordu ama yapmadılar.
Savunmaya gelecek olursak muhtemelen Joe Gomez ile ilgili beklenti çok yüksek. Van Dijk’ın sezon başındaki partneri olacak. Matip ve Lovren de şu an için rotasyonda yer alacak gibi duruyorlar. Clyne’ın sakatlanması ise yine sağ bekte Arnold’un tek kalmasına sebep oldu. Bu sene Moreno’nun gitmesinden sonra Robertson’ın da alternatifi yok gibi duruyor. Tabii ki Milner sola çekilir, zorlarsan Chamberlain de sağa çekilir ama ne kadar yeterli olur emin değilim. Uzun lafın kısası ilk 12-13 kişi üst seviye ama uzun bir sezonu hesaba katarak en az 2 transfer yapılmalıydı.
Sezon Beklentisi
Sezonun tamamında herkes sağlıklı kalır ve sakatlık sorunu yaşanmazsa Liverpool yine yarışın içinde kalır ama bunu pek mümkün görmüyorum. Sakatlık olsa bile Liverpool yarışta kalabilir. Bu da Van Dijk’ın geçen sezonki performansını tekrarlamasıyla mümkün. Community Shield mücadelesinde Jesus’tan çalım yemeden önce tam 65 maçtır çalım yemiyordu. Bazılarına göre kendini belli bir noktadan sonra saklamaya çalıştı ama her şeye rağmen bu istatistik pek akla mantığa uygun değildi. Eğer sakatlık yaşanmaz ve Van Dijk geçtiğimiz sezonki gibi ayakta kalmayı başarırsa Liverpool, kağıt üzerinde City’i en çok zorlayacak takım olarak görünüyor.
Chelsea
Gelenler: Christian Pulisic
Gidenler: Eden Hazard
Bazı durumlarda insan, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını düşünebilir. Tam o noktada ya dibe vurur ya da bir mucize olur ve ayağa kalkacak gücü kendinde bulur. Chelsea, bana kalırsa şu an bu noktada. Dibe mi vuracak yoksa ayağa mı kalkacak hep birlikte göreceğiz.
Lampard Chelsea Seviyesi için Yeterli mi?
Transfer yasağıyla birlikte Chelsea, yıllardır dünyanın dört bir yanına kiraladığı oyunculara dönmek zorunda kaldı. Teknik direktör seçimini de bence buna göre yaptılar. Lampard’ın Chelsea için taktiksel olarak yeterli olup olmadığı konusunda benim de şüphelerim var ama Derby County’de oyuncularla iyi geçinmesi ve Chelsea’nin şu an için sorundan uzak bir düzene ihtiyacı olması Lampard seçimini anlaşılabilir kılıyor. Takımın “papazları” da bence Lampard ile birlikte daha fazla oyuna konsantre olacaklar.
Göster Kendini Tammy Abraham
Bu tarz kriz dönemleri bazı oyuncular için ciddi bir fırsat. Tammy Abraham da fırsatı elinde bulunduran oyuncuların başında geliyor. Chelsea altyapısından çıktığı dönemde büyük umut vaat ediyordu. Daha sonrasında Bristol City’e kiralandı ve burada 20 gol üzerine çıktı. Premier Lig’de sadece Swansea forması altında mücadele etti ve işin doğrusu çok iyi görünmedi ama yanılmıyorsam o sezon Swansea de küme düşmüştü.
Lampard’ın 4-2-3-1 düzeninde sahaya çıkacağına neredeyse eminim. En uçtaki isim bence Abraham olacak. Arkasında Pulisic, Willian ve Pedro’nun oynamasını bekliyorum. Bu düzende hem gol hem de asist katkısı verecektir. Chelsea adına belki de sezonun en heyecan verici gelişmesi Abraham’ın gelişimi olacak.
Sezon Beklentisi
Chelsea’nin bu umutsuz görünen durumda bile çok aşağılara düşeceğini sanmıyorum. Şampiyonluk ihtimalleri birçok kişinin de belirttiği gibi yok ama ilk 4 yarışında olacaklardır. Daha doğrusu 4’üncülük yarışı için mücadele edecekler.
Chelsea’nin sezon boyunca hücumda en ufak bir sorun yaşayacağına inanmıyorum. Eğer ilk 4 dışında kalırlarsa bunun sebebi bence savunmaları olacak. Zouma, Christensen, Luiz 3’lüsünden ikisini kullanacak olan Lampard hangi ikisini koyarsa koysun bence sorun yaşayacak. Tahminim sezona Zouma – Christensen ile başlayacak. Ne yapılırsa yapılsın bence sorun çözülmeyecek. Bir dönem Tomori’yi bile kullanabileceğine inanıyorum. Kısacası; Chelsea’de sezon savunmanın gösterdiği performansla değerlendirilecek. Lampard sorunu çözebilirse ki bence mümkün değil istikrarlı bir Chelsea izleyebiliriz. Bunun dışında bol gol atıp, bol gol yiyen bir Chelsea görmemiz muhtemel.
Tottenham
Gelenler: Tanguy Ndombele
Gidenler: Kirean Trippier, Fernando Llorente, Vincent Janssen
Benim bu sezon hem umutlu olduğum hem de birtakım soru işaretleri barındırdığım takım Tottenham. Geçtiğimiz sezonki seviyelerini koruyacaklarına inanıyorum ama yine birtakım alternatifsizlikler canlarını sıkacak.
Kane Yokken Min Son İleri Uçta
Tottenham’da en büyük sorun Kane’in alternatifinin olmaması mıydı emin değilim. Muhtemelen Tottenahm yönetimi ve Pochettino da emin olamamış olacak ki bu bölgeye henüz bir transfer yapmadılar. Yapmaları gerekiyor mu? Bence evet ama geçtiğimiz sezon Ajax maçları bir şekilde idare edebileceklerini gösterdi. Kane olmadığında muhtemelen Min Son ve Moura ileri uca geçecek ve tamamen geçiş oyununa dönecekler. Ancak bunun ne kadar uzun süreli devam edebileceğini kestiremiyorum. Kane’in uzun süreli bir sakatlık yaşamasında geçtiğimiz sezondan daha ciddi sorunlar yaşayabilirler.
Tottenham Yeni Dembele’sini Buldu
Dembele’nin Çin’e transfer olmasının ardından Tottenham’ın bence en büyük sorunu bu bölgeyi dolduramamasıydı. Merkeze çekilen oyuncuların hiçbiri aynı etkiyi yaratamadı. Bu sezon yeni bir transferle bence bu sorunu çözdüler. Transferin adı Ndombele.
Ndombele’nin nasıl bir oyuncu olduğunu artık herkes az çok biliyor. Topla kat eder, pas atar, şut çeker, top kazanır… Kısacası bir orta saha oyuncusundan beklediğiniz her şeyi yapar. Belki bazılarına göre topla kat etmesi zayıf olabilir ama bana göre bu özelliği de yeterli seviyede. Tottenham oyununa direkt katkı sağlayacaktır.
Sezon Beklentisi
Tottenham’ın sezonun iyilerinden biri olacağını düşünmek için futbol alimi olmaya gerek yok. Şampiyonluk şansı var mı sorusuna ise biraz burun kıvırmak durumundayım. Liverpool ve City’nin ikisi birden tökezlerse neden olmasın ama özellikle City’nin tökezlemesini beklemiyorum. Sezonu bence 3’üncü sırada tamamlayacaklar. Kane’in uzun süreli bir sakatlık yaşaması durumunda ise çok ciddi sorunlar yaşayabilirler. Parrott hazırlık maçlarında uzun vadede bu sorunu çözebilecek oyuncu imajı vermedi.
Benim Tottenham’daki merak ettiğim bir diğer konu ise hangi sistemle sahada olacakları. Takım Diamond 4-4-2’ye oldukça uygun bir düzene büründü. Wanyama, Ndombele, Eriksen, Alli, Son ve Kane’li bir hat bana çok etkileyici geliyor ama 4-2-3-1 düzeni de fena durmuyor. Hangi düzende sahaya çıkarlarsa çıksınlar yine iyi bir futbol oynayan Tottenham izleyeceğimize eminim.
Arsenal
Gelenler: Nicolas Pepe, Gabriel Martinelli, Dani Ceballos
Gidenler: Danny Welbeck, Aaron Ramsey, Stephen Lichtsteiner
Arsenal’i yazmak, yorumlamak, anlamlandırmak gerçekten hiç de kolay değil. Bu sezon neler yapacaklarını merakla bekliyorum. Pepe transferinden sonra ne değişecek? İlk 4’e girebilecekler mi gibi sorulara hep beraber yanıt bulmaya çalışalım.
Sorun Gerçekten Pepe Gibi Bir Oyuncunun Olmaması mıydı?
Arsenal yıllardır ya yerinde sayıyor ya da birkaç adım ileri veya geri gidiyor. Geçtiğimiz sezon birçok kişiye göre harika bir başlangıç yaptılar ama bence bu yenilmezlik serisinde şanslılardı. Eğrisi doğrusunu buldu ve sezonu ilk 4’te bitiremediler. Peki bu “başarısızlığın” nedeni Pepe gibi bir oyuncunun olmaması mıydı?
Arsenal geçtiğimiz sezon gol yollarında neredeyse hiçbir maçta sorun yaşamadı. Özellikle Lacazette ve Aubameyang’ın birlikte oynamaya başlamasıyla birlikte korkutucu bir hücum hattına sahip oldular ancak attıkları goller yeterli olmadı ve tuhaf savunma hatalarıyla sezonu bence çöpe attılar. Bu sezon bu hücum hattına Pepe gibi bir oyuncu eklediler. Tabii ki Ligue 1’in en iyi oyuncularından birini alma şansın varsa bunu kaçırmazsın ama senin sorunun hiçbir zaman hücum çeşitliliği olmadı. Neden 80 Milyon’u Pepe’ye verip savunmaya hiçbir şekilde takviye yapılmadı. Mantığım bu transferi pek almıyor.
Emery Bu Kadroyu Bir Sistem İçinde Oynatamaz
Unai Emery benim hiç beğenmediğim teknik adamlardan biri. Torreira’yı geçen sene kullanış biçiminden PSG’de yaptıklarına kadar her yaptığı hamle gözüme batıyor. Takıma Pepe eklendiğine göre Pepe’nin ilk 11’de yer alacağını söylemek zor değil. Pepe, Lacazette ve Aubameyeng 3’lüsünden birini kesebilecek kudreti olmadığı kanaatindeyim. Mesut’un artık Premier Lig’de ilk 4 kovalayan bir takım seviyesinde olmadığını düşünüyorum ama bence Emery Mesut’u da kesemeyecek. Mesut’u da kesemediğinde sorun baş gösterecek. Torreira’nın ikili orta sahada sorunlar yaşadığı biliniyor. 3’lü orta sahada savunmanın önünde oynaması gerekiyor ama Emery oyuncuyu bu şekilde kullanmıyor. Ceballos’u da süs olarak almadığını tahmin ettiğimden ona da forma şansı verecek. Orta sahadaki düzen çıkmaza girecek. Daha doğrusu bir düzen olmayacak.
Orta sahada sorun yaşayabilecek birçok takım var ama bu takımların savunmasında iki tane ne alacağınızı bildiğiniz stoper oluyor. Arsenal kadrosunda bu şekilde stoper de bulunmuyor. Sokratis elinden geldiğince mücadele ediyor ama yanına kimi koyarsanız koyun olmuyor. Mustafi de güven vermediğinden Arsenal için can sıkıcı bir sezon kapıda yorumunu yapmak benim açımdan çok zor değil.
Sezon Beklentisi
Arsenal bu sezon izleyenlere bence kesinlikle keyif verecek. Hem oyuncu – teknik adam tartışmaları hem de inanılmaz bir hücum hattıyla sahada olmaları Arsenal maçlarında çok şey vaat ediyor. Ancak bu süreç Arsenal’i bence maksimum 6’ncı yapacak. Belki bu yazıyı yazdıktan sonra bir stoper alabilirler. O zaman biraz daha derli toplu bir yapı olabilir ama sürecin ya Mesut’un takımdan gönderilmesi ya da Emery’nin kovulmasıyla sonuçlanacağına neredeyse eminim.
Manchester United
Gelenler: Aaron Wan-Bisaaka, Daniel James, Harry Maguire
Gidenler: Antonio Valencia, Ander Herrera
Bu yazıyı yazdıktan sonra fikrimin değişebileceği takımların başında Manchester United geliyor. Bahsi geçen isimlerin 3-4 gün içinde transfer etmeleri durumunda bambaşka şeylerden bahsedebiliriz. Şu anki görüntü ve olası transferlerden yola çıkarak bir öngörüde bulunmaya çalışacağım.
Lukaku Kalsa da Gitse de Kadroda Yok
Manchester United’ın ne yapmaya çalıştığını pek anlamasam da Lukaku noktasında doğru bir karar verdiklerine inanıyorum. Transferin bitimine sayılı günler kala artık Lukaku’nun transfer olmasa dahi kadroda düşünülmediği belli oldu. Bu iki farklı sonuca bizleri ulaştırır. İlki Rashford’un kariyer sezonlarından birini yaşayacağı, diğeri Rashford’un bir sakatlık geçirmesi durumunda Manchester United’da gol atacak oyuncunun kalmamasına.
İşte bu sebeple iki farklı oyuncu ile ilgilendikleri belirtiliyor. Dybala transferinde kulüpler anlaştı ama okuduğum kadarıyla Dybala United ile anlaşamadı. Bu sorun belki de yazıyı okuduğunuzda çözülmüş olacak ve hücum hattına ilk takviye yapılacak. İkinci takviyede ise pürüz olmadığı iddia ediliyor. Muhtemelen birkaç gün içinde transfer resmiyete dökülecek ve Mandzukic United formasını giyecek.
Mandzukic-Dybala paketi bence United’ın olası hücum sorununu tamamen çözecek ve belki de bu transferler sonunda Solskjaer sistem değişikliğine gidecek.
Orta Saha ve Savunmaya da Takviye Gerekiyor
Hazırlık döneminde McTominay gerçekten fena gözükmedi ama McTominay’a güvenerek yola çıkmak bence hata olacak. Milinkovic-Savic ismi geçiyor. Bu transfer Solskjaer’in oynatmak istediği oyuna da uygun. Ayrıca Pogba’ya da sahada özgürlük verebilecek hamle. Bütün bu transferleri 3-4 gün içinde tamamlayabileceklerini ise sanmıyorum.
Bana göre Manchester United’daki asıl sorun savunma. Lindelöf – Rojo, Lindelöf – Jones denemeleri yapıldı ama bence bu isimlerin hiçbiri yeterli değil. Maguire hamlesi bu sebeple önemli. Zaman olsaydı bence buraya bir takviye daha yaparlardı.
Sezon Beklentisi
Manchester United’ın şu anki kadrosu bence “Big Six’in” en kötü kadrosu. Bahsi geçen isimleri transfer edebilirler mi? Bu oyuncular ne kadar sürede adapte olur gibi sorular da mevcut. Bence ilk 4’ü kovalayacak seviyeden de uzaklar ama gerek Arsenal’in problemli bir sezona giriş yapacağını düşünmem gerekse Chelsea’nin geçiş döneminde olması Manchester United’ın bir anda aradan sıyrılıp 4’üncü olmasını sağlayabilir.
Wolves
Gelenler: Patrick Cutrone, Pedro Neto, Bruno Jordao
Gidenler: Kortney House
Geçtiğimiz sezonun flaş ekiplerinden Wolves, bu sezon da ilk 6 yarışına dahil olmayı amaçlıyor. Oyun yapısı itibariyle top 6 takımlarını en çok zorlanmasını beklediğim Wolves’un sezonuna bir göz atalım.
Çift Forvet İzlemek Keyifli Olacak
Wolves, Jimenez’in bonservisini alması ve Cutrone transferleri ile dikkat çekti. Sezon öncesinde Avrupa Ligi maçlarını ve Premier Lig Asya kupasındaki maçlarını izledim. Bu sezon çift forvet oynayacaklarını bu maçlarda gördüm. Zaten hem Jimenez’in bonservisini almak hem de Cutrone transferi buna işaret ediyor.
Çift forvetin yanı sıra 3’lü bir savunma ile sahada olacaklar. Sağ koridorda ise Conte’nin Moses ile yapmaya çalıştığını Adama Traore ile deneyecekler. Nuno Espirito Santo’nun bu deneysel çalışması da Wolves izlemek için iyi bir sebep.
Sezon Beklentisi
Wolves’un geçtiğimiz sezondan çok farklı bir noktada yer alacağını sanmıyorum. Geçen sezonu 7’nci bitirmişlerdi. Bu sezon da 7 ile 10 arasında bir yerde konumlanacaklardır. Sezonun belirleyici kelimesi ise bana göre istikrar. Takımda her maç 10 üzerinde 7 oynar diyebileceğiniz birkaç oyuncu var. Hangi oyuncudan hangi gün ne alacağınızı bilmemek oldukça sıkıntılı. Neves, Moutinho’nun ayakta kalması orta sahayı, Bolly’nin de mini Van Dijk rolü ile savunmayı derleyip toplaması gerekiyor. Bu oyuncular sezon boyunca belli bir oyun istikrarı yakalarlarsa sorunsuz bir şekilde sezonu tamamlarlar.
Wolves ile ilgili bir başka beklentim ise top 6 takımlarına sorun çıkarmaları. Topu rakibe bıraktıkları düzende gerçekten iyi iş çıkarabilirler. Orta sahada uzun topları direkt ayağa oynayacak isimlerin olması hem de bir anda rakip sahada bitecek oyuncuların yer alması “büyük” maçlarda Wolves’un sorun yaratan bir takıma dönüşmesine sebep olacak.
Everton
Gelenler: Moise Kean, Jean-Philippe Gbamin, Fabian Delph, Jonas Lössl
Gidenler: Ademola Lookman, Idrissa Gueye, Phil Jagielka, Nikola Vlasic
Transfer dönemini en hareketli geçiren İngiliz ekibi Everton oldu. Benim de beklentilerimi özellikle son Kean hamlesiyle arttırmayı başardılar. Yeni sezonda Everton nerede olur? Cenk forma şansı bulur mu gibi soruların yanıtlarını vermeye çalışacağım.
Transfer Döneminin En Başarılı Takımı
Transfer yapmak kağıt üzerinde iyi dursa da zaman zaman kağıt üzerinde durduğu gibi sonuçlar vermiyor. Everton’ın yaptığı transferlerin birçoğu ise iyi bir sonuç vereceğe benziyor. Gueye’yi sattıktan sonra o bölgeye Gbamin’i daha da ucuza almak gerçekten inanılmaz bir başarı. İngiltere futboluna gelip bocalama yaşayacağına da inanmıyorum. Bence sezonun en iyi hamlesini yaptılar. Lössl da kalede rekabet yaratabilecek bir oyuncu. Pickford’un her sezon saçmaladığı bir dönem oluyor. O dönemde “sen biraz dinlen” diyebilecek lükse sahip oldular. Son hamle Kean de Richarlison ile uyum içinde olabilecek bir oyuncu. Geçtiğimiz sezon dışında üst seviyede oyun oynamaması soru işareti yaratıyor ama ben bu transferin kötü sonuçlanacağını düşünmüyorum.
Sezon Beklentisi
Kean transferinin birçok artısı var. Everton’ın belli noktalarda aradığı oyuncu ama saf bir bitirici değil. Bitiricilik noktasında sorun yaşarsa Kean’in alternatifi Cenk gibi duruyor ama teknik direktör Marco Silva da Cenk’i düşünmediğini açıkladı. Kean hamlesinin tutmaması durumunda ciddi bir gol sorunu yaşayacaklar ki Kean hamlesi tutsa bile bu sorun yaşanabilir.
Bununla birlikte Gbamin, Lössl ve Delph transferleri nokta atışı. Savunmada sorun yaşayacaklarını sanmıyorum ama bu düzende özellikle deplasmanlarda üretme noktasında ciddi sorun yaşayacaklar. Sezon boyunca kısır maçlar oynayan, içeride 1-0, 2-0 kazanan ama deplasmanlarda puan almakta zorlanan bir Everton izleyeceğimizi tahmin ediyorum. Cenk kadroda hiçbir şekilde düşünülmüyorsa bence bir santrafor daha alınmalıydı.
Leicester City
Gelenler: Ayoze Perez, James Justin
Gidenler: Shinji Okazaki, Harry Maguire
Son birkaç yıldır beklentilerin uzağında kalan Leicester City, Tielemans’ın bonservisini 45 Milyon Euro’ya alarak dikkat çekti. Üst sıraları zorlamak isteyen Leicester City’nin bunu başarıp başaramayacağını anlatmaya çalışacağım.
Ayoze Perez Doğru Transfer
Leicester City, şampiyon olduktan sonra pek de mantıklı transferler yapamamıştı. Üstelik eldeki kadroyu da korumayı başaramamışlardı. O tarihten bu yana Vardy’nin yanındaki oyuncuyu arayan Leicester, bence o oyuncuyu bu yaz transfer döneminde buldu. Hem Vardy’i rahatlatacak hem de skor yapabilecek bir oyuncu alan Leicester, hazırlık maçlarında da Ayoze Perez’in doğru transfer olduğunu herkese gösterdi.
Sezon Beklentisi
Rodgers’ın bu sezon çift forvet oynamasını bekliyorum. Vardy – Perez ikilisini Maddison, Albrighton ve Tielemans ile destekleyecekler. Chilwell ve Pereira’nın da hücuma katkı vereceğini varsayarsak izlemesi çok keyifli bir takım göreceğiz. Önde çok adamla oynamasını beklediğim Leicester’da Çağlar da bence bu sezon fazla forma şansı bulacak. Bir tane daha hızlı bir stoper almaları durumunda top 6 dışındaki takımlar arasında bence bir adım öne çıkacaklar. Ofansif futbol izlemek isteyenler sezon boyunca Leicester’ı takip edebilirler.
West Ham United
Gelenler: Sebastian Haller, Pablo Fornals
Gidenler: Marko Arnautovic, Pedro Obiang, Lucas Perez, Edimilson Fernandes, Samir Nasri, Adrian
Yaptığı iki yüksek ücretli transferle dikkat çeken West Ham, geçtiğimiz sezonun istikrarsız takımlarından biriydi. İnişleri çıkışları olan bir sezonun ardından daha etkili olmak istedikleri sezona giriş yapıyorlar.
Transferler Premier Lige Uygun mu?
Sebastian Haller’i Utrecht ile patlama yaptığı sezondan bu yana yakından takip ediyorum. Kariyeri için ilk olarak Frankfurt’a gitmesi çok doğru bir hamleydi. Daha sonrasında benim beklentim İspanya’ya transfer olacağı yönündeydi ama o İngiltere’yi tercih etti. Bence çok doğru bir hamle yapmadı. Klasik bir İngiliz takımından farklı oynamaya çalışan West Ham, Haller’den skor katkısı bekliyor. Haller de geçtiğimiz yıllarda bunu başarabileceğini gösterdi. Fornals ve Felipe Anderson gibi onu besleyen isimler de olacak ama Haller’in şu zamana kadarki bölümde Premier Lig’de başarılı olacağına dair bir done sunmadığını görüyorum. Her şeyi yapabilen bir forvet olmasıyla birlikte 0-0 giden bir iç saha maçında kilidi açabilecek bir oyuncu olmadığı kanaatindeyim. Yanılmayı çok istiyorum ama Haller’in Premier Lig kariyeri sanki çok da beklenildiği gibi gitmeyecek.
Fornals ise West Ham için bence doğru isim. Skor yapabilen bir orta saha oyuncusuna ihtiyaçları vardı. Asist ve gol ile çift haneleri yaklaşabilecek bir isme böylece sahip oldular. Haller konusunda da yanılırsam West Ham hücumda sorunsuz bir sezon geçirebilir.
Sezon Beklentisi
40 Milyon’luk Haller transferi oyuncunun üzerinde de bir baskı yaratacak. Hazırlık maçlarında yanılmıyorsam sadece 1 gol atabildi. Öne geçtikleri ve favori olmadıkları maçlarda iş yapabilir ama uzun vadede West Ham’ın bir santrafor daha alması gerekecek. Şu anki kadro ise Everton’ın aksine iç sahada zorlanacak ama deplasmanlarda sürpriz işlere imza atabilecek bir görüntüde. Geçtiğimiz sezon gibi istikrardan uzak, ilk 10’a yakın bir derecede sezonu bitirmelerini bekliyorum. 11-12 gibi sıralar West Ham için uygundur. Diğer yandan sezona kötü başlamaları durumunda Pellegrini’nin koltuğu da erken sallanabilir. Uzun lafın kısası West Ham’dan bu sezon çok büyük başarılar beklemiyorum.
Watford
Gelenler: Craig Dawson, Joao Pedro
Gidenler: Dodi Lukebakio, Obbi Oulare
Kadroyu korumayı tercih eden Watford, geçtiğimiz sezonu bence kusursuz geçirmişti. Son FA Cup finali unutmak isteyecekleri bir final olsa da genel hatlarıyla sezondan memnun kaldıklarını düşünüyorum. Bu sezon aynı oyunu devam ettirebilirler mi sorusunun yanıtını vermeye çalışacağım.
Javi Gracia Kendi Sonunu mu Getirdi?
Javi Gracia, Premier Lig’deki elit teknik adamlardan biri. Geçtiğimiz sezon da bence kusursuz bir işe imza attı ancak bu tarz beklentileri aşma durumları takımın genel beklentisini de yukarı çekiyor. Geçtiğimiz yıllarda Tony Pulis WBA ile beklentileri aşmıştı ve ertesi sezon biraz tökezlediğinde kovulmuştu. Ranieri’nin durumu biraz daha farklı olsa da onun da benzer şekilde kovulduğu söylenebilir. Javi Gracia’nın da sonu acaba benzer şekilde mi gelecek sorusu ister istemez aklıma takılıyor.
Watford’un eldeki kadrosundan daha iyi bir oyun bence ortaya çıkmaz. Kadro iyi diye düşünenler de olabilir ama neredeyse tüm oyuncular Gracia ile iyi oldular. Doucoure, Capoue, Gray gibi isimlere bence net bir şekilde dokundu. Tekrar aynı etkiyi yaratamazsa Gracia’nın Watford’a vedası beklenmedik şekilde olabilir.
Sezon Beklentisi
Olumsuz bir tablo çizdim ama aslında Watford için bu kadar da olumsuz bir tablo ortada yok. Geçtiğimiz sezonki performansların sürmesi durumunda yine kendilerini orta sıralara atacaklardır. Bu sezon Watford’dan takım olarak çok yüksek veya çok düşük bir öngörüm olmamakla birlikte Ken Sema’nın çıkışa geçebileceğini düşünüyorum. İlk haftalarda formayı kapıp iyi bir performans gösterirse sezonun etkileyici isimlerinden biri olabilir. Aynı şekilde yeni transfer Joao Pedro için de çok iyi yorumlar yapılıyor. Ben izleme şansı henüz bulamadım ama o da anlatıldığı gibi etkili olursa Watford izlemek için bir sebep daha ortaya çıkacak.
Crystal Palace
Gelenler: Jordan Ayew
Gidenler: Aaron Wan-Bissaka, Alexander Sörlorth
Transferin suskun ekiplerinden Crystal Palace, geçtiğimiz sezonun özellikle son döneminde sürpriz sonuçlara imza atmıştı. Roy Hodgson ile yola devam eden Palace’ın bu sezon özelinde amacı muhtemelen orta sıralarda ligi bitirmek.
Eksikler Çok Fazla
Crystal Palace geçtiğimiz sezonun iyi ekiplerinden biriydi. Zaha, Townsend gibi isimler sezonun büyük bir bölümünde iyi bir performans sergilediler. Sezon öncesinde Zaha’nın adının transfere karışması, forvete halen takviye yapılmaması, savunmadaki sorunlar ve benzerleri Palace’ın sorunlu bir başlangıç yapma ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Geçtiğimiz sezonu çok kötü geçiren Benteke, şu an için eldeki tek santrafor. Ayew’i ve hatta Zaha’yı da o bölgede değerlendirecekler ama her şeye rağmen bu bölgeye takviye gerekiyor. Wan-Bissaka’nın yerini Ward ile dolduracaklarını tahmin ediyorum ama bu da hücumda sorun yaşamalarına sebep olacak. Meyer eski seviyesine kavuşursa belli dönemlerde hücumda üretebilirler. Bunun dışında “atalım topu Zaha’ya. O bir şeyler üretsin” şeklinde bir oyun oynayacaklarını düşünüyorum.
Sezon Beklentisi
Palace’ın lige çok kötü bir giriş yapacağını düşünüyorum. Zaha’nın da milli takımdan geç dönmesi ve aklının transferde kalma ihtimali sorunları daha da derinleştirebilir. Bana kalırsa ligde kovulacak ilk üç teknik direktörden biri de muhtemelen kabahatsiz olmasına rağmen Roy Hodgson olacak. Daha sonrasında gelen yeni teknik direktörle hava yakalarlar mı? Zaha kendini kulübe adar mı ve benzer birçok soru şu an için yanıtsız kalıyor. Ben düşme bölgesinde veya birkaç basamak üstünde ligi tamamlayacaklarını düşünüyorum. Birkaç gün içinde 2-3 transfer gelirse tabii ki işler değişebilir.
Newcastle United
Gelenler: Joelinton, Allan Saint-Maximin, Jetro Willems
Gidenler: Ayoze Perez, Joselu, Mohammed Diame
Rafa Benitez sonrasında ne yapacağını merakla beklediğim Newcastle United, Benitez’in gitmesine nazire yaparcasına 40 Milyon Euro’ya Joelinton’u transfer etti. Steve Bruce yönetiminde hangi noktada yer alacaklarını dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım.
Keşke Benitez Kalsaydı
Joelinton ve Allan Saint-Maximin hamleleri aslında tam da Benitez’in oynatmaya çalıştığı oyuna müsait oyunculardı. Neden Newcastle’da kalmadığı hakkında çeşitli söylentiler var ve muhtemelen para için ayrıldı ama bu sezon kalsaydı gerçekten farklı bir Newcastle izletebilirdi.
Şu anki Newcastle kadrosunun topa sahip olmadan oynamak zorunda kalacağını tahmin ediyorum. Steve Bruce en uçta muhtemelen Joelinton’u tercih edecek. Hazırlık maçlarında da bu işin altından kalkabileceğini gösterdi. Geçiş oyununda çok etkili olacaklar ama top kendilerinde patladığında ne yapacaklarını şu an için kestiremiyorum.
Sezon Beklentisi
Newcastle, alternatifsiz bir kadro ama ana kadro çok kötü değil. Sezon boyunca sorun yaşamayacaklarını düşünüyorum ama buraya de bir şerh koymam gerekiyor. Steve Bruce gibi teknik adamları çok beğenmiyorum. Geleneksel oyun yapısı ve kendini çok da yenilemediğini düşündüğüm bir tarzı var. İşler onun adına kötü başlar ve yönetim de hamle yapmakta geç kalırsa sorun yaşayabilirler. Steve Bruce’u çok beğenmeme rağmen Newcastle adına kötü bir sezon geçmesini beklemiyorum.
Bournemouth
Gelenler: Arnaut Danjuma, Philip Billing, Lloyd Kelly, Jack Stacey
Gidenler: Lys Mousset, Marc Pugh
Geçtiğimiz sezon çok sert bir fikstürü olan ve bu sebeple bir türlü istikrar yakalayamayan Bournemouth, bu sezon biraz daha iddialı olmaya çalışacak. Enteresan transferlere imza atarak sezona giriş yapan Bournemouth’un nasıl bir sezon geçireceğini mercek altına alalım.
Hücum Hattını Korumak En Büyük Transferden Daha Değerli
Geçtiğimiz sezonu harika geçiren Wilson’ı takımda tutmayı başardılar. Bunun yanında Ibe, Fraser, King ve Solanke de takımda kaldı. Bu bölgeye Danjuma eklendi. Danjuma’yı çok dağınık bulsam da potansiyeli halen yüksek. Belki bu sezon değil ama önümüzdeki sezon net bir katkı verebilir.
Geçtiğimiz sezon sol bekte alternatifsizlik göze çarpıyordu. Burayı da Lloyd Kelly ile güçlendirdiler. Geçen sezon devre arasında takımdan ayrılan Mings’in yerine de Billing hamlesi yapıldı. Sorunun ne olduğu tespit edildi ve ona göre hamleler yapıldı.
Takımda performansının artmasını beklediğim oyuncular da mevcut. Özellikle geçtiğimiz sezonun ufak bir periyodu dışında bence hayal kırıklığı yaratan Lerma, kendi potansiyelini bence bu sezon sahaya yansıtacak. David Brooks da sakatlık yaşamadığı takdirde sezonun etkileyici isimlerinden biri haline dönüşecek.
Sezon Beklentisi
Sezon başında birçok takım için zamana ihtiyacı var söyleminde bulunabiliriz. Bence Bournemouth o takımlardan biri değil. Oturmuş kadrosu ile sezona iyi bir başlangıç yaparlarsa devamını getirebilirler. Geçtiğimiz sezonu ilk 10’un dışında bitiren takımlar arasında yukarıyı zorlamasını beklediğim takımların başında geliyorlar. Wilson, Brooks, Ibe, King, Danjuma, Fraser gibi korkutucu bir hücum hattına sahipler. Özellikle iç saha maçlarında birçok rakibi domine edebilirler.
Burnley
Gelenler: Jay Rodriguez, Eric Pieters, Bailey Peacock-Farrell
Gidenler: Tom Heaton, Stephen Ward
Bir futbol izleyicisi olarak Burnley’nin oynadığı oyundan keyif almam çok mümkün değil. Diğer yandan yine bir futbol izleyicisi olarak Sean Dyche’a inanılmaz saygı duyuyorum. Başka bir teknik adamın elinde bu kadro olsaydı muhtemelen geçtiğimiz yıl küme düşerlerdi. Bu yıl ise ne yapacakları biraz muamma.
Tom Heaton Neden Gönderildi?
Burnley, yapı olarak az pozisyona giren ve çok az pozisyon veren bir takım. Geçtiğimiz yıl bu durum az pozisyona girme ama çok pozisyon verme şeklinde birkaç haftalığına değişmişti. Bu noktada Tom Heaton’ın kurtarışları onları ayakta tutmuştu. Bu sezon Heaton’ı 8.8 Milyon Euro karşılığında Aston Villa’ya gönderdiler. 33 yaşındaki bir oyuncuyu 8.8 Milyon’a göndermek akılcı görünüyor ama yerini tam olarak nasıl dolduracaklarını merak ediyorum. Okuduğum haberler tutmak istediklerini ama Aston Villa ile rekabet edemedikleri yönünde. Yine de Heaton’ı takımda tutmak için daha fazla şey yapılmalıydı.
Jay Rodriguez Kalite Katabilir
Burnley’nin en büyük eksikliği muhtemelen kaliteli, sorun çözücü bir oyuncunun olmaması. Duran toplardan, uzun toplardan bir şeyler üretmeye çalışıyorlar. İşte bu noktada Jay Rodriguez farklı bir şeyleri ortaya koyabilir. Burnley’nin oyununa ne kadar uyum sağlar, Burnley onu oynatmak için ne kadar çaba gösterir gibi soru işaretleri mevcut. Yine de bir tane sorun çözücü oyuncu almaları önemli.
Sezon Beklentisi
Burnley maçlarını izlemek yine bir futbol izleyicisi açısından çok kolay olmayacak. Oyunun belli noktalarında tıkanacaklar ve rakibi fazlasıyla bozacaklar. Hazırlık maçlarında iyi bir görüntü ortaya koydular ama bu görüntünün uzun vadeli olacağını sanmıyorum. Sean Dyche’ın başında bulunduğu bir takımı alt sıralara yazmak kolay değil ama şu görüntünün çok da yukarılara tırmanması bana olası gelmiyor. Küme düşme hattının yakınlarında sezonu geçireceklerdir.
Southampton
Gelenler: Danny Ings, Che Adams, Moussa Djenepo
Gidenler: Matt Targett, Sam Gallagher
Hasanhütl’ın göreve gelmesinin ardından geçtiğimiz sezonu korkulu rüya görmeden tamamlayan Southampton, bu sezon işleri daha sıkı tutmaya çalışacak. Transfer döneminde hayal kırıklığına uğratan Southampton’ın yeni sezonuna bir göz atalım.
Hasanhüttl Varsa Sorun Yok
Southampton kadrosunda aslında birçok eksik var. Ancak öyle bir teknik adama sahipler ki her oyuncunun performansı bir kademe yukarı çıkacak. Hazırlık maçlarında 3’lü savunma deneyen Hasanhütl’ın en büyük güvencesi ise muhtemelen orta sahası. Hojberg önderliğinde rakiplere orta sahadan üstünlük kurmayı deneyecek. Yine de hemen hemen her bölgeye en az bir takviye gerekiyordu.
Sezon Beklentisi
Çok iyi bir teknik adam + ortalama bir takım = Southampton. Durum böyle olunca ne çok yukarılara çıkmalarını ne de çok aşağılara inmelerini beklemiyorum. Takım olarak büyük bir beklenti yaratmasalar da Birmingham’dan aldıkları Che Adams’ın yeni sezonunu merak ediyorum. Bunun yanında Bednarek ve Vestergaard’ın gelişimlerini de takip etmek gerekiyor. Bir üst seviyeye çıkabilecek potansiyel ikisinde de bulunuyor. Bu sezon onlar adına da önemli olacak.
Brighton
Gelenler: Leandro Trossard, Adam Webster, Neal Maupay
Gidenler: Anthony Konockaert
Bu sezon sorun yaşayacağını düşündüğüm takımlardan biri de Brighton. Bununla birlikte Brighton izlemek için birkaç sebebim bulunuyor. Bunların başında da Graham Potter geliyor. Östersunds’u geliştirdiği dönemden bu yana ilgi ile takip ettiğim Potter’ı Premier Lig’de izlemek heyecan verici olacak.
Trossard Sezonun En İyisi Olabilir
Brighton’ın sezon boyunca sıkıntı yaşayacağını tahmin etmek güç değil. Kadroda birçok oyuncuyu kiralık göndermeleri de sanki “düşersek elimizde oyuncular kalsın” düşüncesinde olduklarını gösteriyor. Diğer yandan çok heyecan verici hamlelere de imza attılar. Genk’in bence en iyisi olan Leandro Trossard’ı transfer ettiler. Kısa sürede Premier Lig’e adapte olacağını düşünüyorum. Tek soru işareti sakatlanmaya müsait oyun yapısı. Premier Lig’de daha fazla sertlikle karşılaşacağını da düşünürsek sorun yaşayabilir. Bunun dışında saf bir yetenek olan Trossard Brighton’ın sezondaki en büyük kazanımı olabilir.
Sezon Beklentisi
Graham Potter, çok başarılı bir teknik adam ancak eldeki kadroyla iyi işler başarması için şapkadan tavşan çıkarması gerekiyor. Herkesin performansı birkaç kat artacak ve anca bu şekilde ligde barınabilecekler. Sezon boyunca alt sıralarda olmalarını bekliyorum. Potter olmasaydı direkt olarak küme düşeceklerini söyleyebilirdim ama Potter varsa umut da vardır.
Norwich City
Gelenler: Ralf Fahrmann, Patrick Roberts, Sam Byram, Josip Drmic
Gidenler: Marcel Franke, Steve Naismith, Ivo Pinto, Nelson Oliveira
Lige yeni yükselen Norwich City’nin yeni sezondaki tek amacı ligde kalıcı olabilmek. Bunun için hemen hemen her bölgeye takviyeler yapan Norwich’in muhtemelen işi çok da kolay olmayacak.
Savunma Ağırlıklı Oynamak Zorundalar
Norwich, geçtiğimiz sezon Championship’te lider olarak tamamladı ve soluğu Premier Lig’de aldı. Daniel Falke gibi potansiyelli bir teknik adama sahipler ama bu sezon geçtiğimiz sezonun tamamen zıttı bir oyun oynamak zorundalar. Yapılan transferler de topa sahip olma oyunu oynayamamaları durumunda B planı niteliğinde.
Amaçları Pukki’yi ve Roberts’ı hızlı hücumlarda topla buluşturmak olacak. Falke’nin de bu oyunu benimsemesi durumunda bir şeyler yapabilirler ama geçtiğimiz sezon topa sahip olma oyunundan takımın iskeletini değiştirmeden topu rakibe bırakan oyuna geçiş yapmaları çok kolay değil. Kısacası; Norwich’te sistemsel bir arıza ortaya çıkabilir.
Geçtiğimiz sezon gibi topu alıp, oyunu domine etmeye çalışan bir oyun da benimseyebilirler. Bu durumda ise hem üretmekte sorun yaşayacaklar hem de hazırlıksız yakalanma ihtimalleri artacak.
Hazırlık Maçları Aynı Oyunu Oynamaya Çalışacaklarını Gösteriyor
Benim görüşüm topu rakibe bırakmak zorunda oldukları yönünde. Eldeki kadro bence buna müsait ama takımın genel yapısı ve Falke’nin felsefesi buna ne kadar hazır emin değilim. Sezon öncesinde oynadıkları hazırlık maçlarında da en az %55 civarında topla oynayan bir Norwich izledik.
Sezon Beklentisi
Topa sahip olma oyunu oynamaları durumunda, Norwich’in istediği sonuçları alamayacağını düşünüyorum. Eğer Falke bundan vazgeçer ve topu rakibe bırakmaya karar verirse onlar adına etkileyici bir sezon olabilir. Nasıl bir strateji izleyeceklerini ise ikinci hafta oynayacakları Newcastle United maçı belirleyecek. İşleri çok kolay değil ve sezon boyunca hangi stratejiyi izlerlerse izlesinler alt sıralarda kalacaklar.
Sheffield United
Gelenler: Oliver McBurnie, Lys Mousset, Callum Robinson, Luke Freeman, Phil Jagielka, Ravel Morrison
Gidenler: Martin Cranie, Connor Washington
Geçtiğimiz sezon nasıl Premier Lige çıktıklarını kimsenin anlamadığı Sheffield United, bu sezon da Premier Lig’de kalarak herkesi şaşırtmaya çalışacak. Teknik direktör Wilder, rekabete hazır olduklarını dile getirse de işleri epey zor.
Chris Wilder Nasıl Oynatacak?
Geçtiğimiz sezon benim daha önce şahit olmadığım bir taktikle Championship’ten Premier Lige çıkış yaptılar. Daha önceki yıllarda 3’lü savunma oynayan takımlar görmüştüm ama 3 stoperin ikisinin birden hücuma katıldığı bir takım görmemiştim. Top kendilerindeyken baya baya rakip ceza sahasına kadar giden iki stoper görüyorduk. Merkezdeki bir oyuncu geriye geliyor ve tamamen rakibin dengesi bozuluyordu. Premier Lig’de bunu yapabilirler mi? Yaparlarsa nasıl sonuç alırlar sorularının cevabını vermek benim açımdan çok mümkün değil.
Eğer yine 3’lü savunma ile başlarlar ve aynı stratejiyi benimserlerse ilk haftalarda oynadıkları rakipleri şaşırtabilirler ama Premier Lig seviyesinde bunu uzun süreli devam ettirmek bana çok olası gelmiyor. Umarım Wilder’ın elinde bir B planı mevcuttur.
Transferler Yeterli Değil Ama…
Yaptıkları transferlere baktığımda Mousset, McBurnie gibi isimlerin Premier Lig için yeterli olmadığını görüyorum. Yazıyı yazmadan önce bir hazırlık maçlarını 90 dakika izledim ve orada Callum Robinson beni çok etkiledi. Resmi maçlarda da bu performansı gösterebilirse sezonun sükse yapan isimlerinden biri haline gelebilir.
Kağıt üzerinde transferler en azından hücum için yetersiz görünse de öyle farklı bir şablonları var ki çok vasat görünen bir oyuncu bile bu şablonda iş yapabilir. Oyuncu kalitesinden ziyade oyun kalitesinin ne boyutta olacağı belirleyici olacak. Düşüşte bir kariyere sahip olan bir futbolcu olsam, muhtemelen ben de Chris Wilder tedrisatından geçmek isterim. Mousset tercihi de muhtemelen bu sebeple yapıldı. Belki de kağıt üzerinde yetersiz görünen Mousset, çok etkileyici bir performans gösterecek.
Sezon Beklentisi
Geçen sezon Sheffield United’ın sezon başlangıcında birçok bahis şirketi Championship’ten küme düşeceğini öngörüyordu. O seviyeden inanılmaz bir noktaya çıktılar ve Premier Lige yükseldiler. Chris Wilder da geçen sezon beni oldukça etkiledi. Durum böyle olunca %100 küme düşerler yorumunu yapamıyorum. Diğer yandan işler tamamen istedikleri gibi gitse bile çıkacakları seviye az çok belli. Kısacası; takımın tavanı 13-14’üncü sıralar. Dişlilerden birkaçının çalışmadığı senaryoda ise muhtemelen soluğu Championship’te alacaklar.
Aston Villa
Gelenler: Trezeguet, Wesley, Douglas Luiz, Matt Targett, Marvelous Nakamba, Tom Heaton, Björn Engels, Ezri Konsa, Kortney House, Jota
Gidenler: Albert Adomah, Ritchie De Laet, Tommy Elphick, Mile Jedinak
Geçtiğimiz sezon play off sonrasında Premier Lige yükselen Aston Villa, yanılmıyorsam bu sezon Premier Lig’de transfere en çok para harcayan kulüp oldu. Kalıcı olmak için 150 Milyon Euro civarında bir para harcayan Villa’nın neler yapabileceğine bir göz atalım.
Dean Smith’in Zamana İhtiyacı Var
Transfer rekorunu kırarak sezona giriş yapan Aston Villa’da haliyle beklentiler çok yüksek. İşin doğrusu iyi de bir kadro kurduklarını düşünüyorum. Hem geçiş oyununu oynayabilecek hem de topa sahip olma oyununda etkili olabilecek isimler takımda mevcut. Bu da her takıma her yerde sorun çıkarma ihtimallerini arttırıyor. Diğer yandan bu kadar transferin olduğu bir yapıdan istikrarlı oyun çıkarmak çok mümkün değil. Bu yüzden en azından 4-5 hafta Dean Smith’e süre verilmeli. Düşük tempoda girip kademe kademe yükselmeleri oldukça olası. Yeni kurulan takımlarda bunun tam tersini gördüğümüz de olabiliyor. Çok etkileyici bir giriş yaptıktan sonra kademe kademe düşmeleri de beni çok şaşırtmaz.
4-2-3-1’de Wesley’nin Rolü
Club Brugge’un en iyi oyuncularından birini transfer eden Aston Villa, bu transferle aslında amaçladığı oyunu da açık etti. Muhtemelen 4-2-3-1 ile sahada olacaklar. Wesley en uçta yer alacak. Arkasında Grealish, El Ghazi ve Jota veya Trezeguet. Bu düzende Wesley elbette skor katkısı yapacaktır ama daha çok servisleriyle gündeme gelmesi olası. Arkada 3 tane skor yapabilen oyuncuya yapacağı servisler Aston Villa’nın keyif veren bir takım olmasını sağlayacak.
Sezon Beklentisi
Bu kadar transfer yapmalarına rağmen ben en çok McGinn’in performansını merak ediyorum. Takımda skor yapabilecek oyuncuların “hamallığını” yapacak oyuncuların performansı sezonda belirleyici olacak. Stoperde çok ciddi bir sorun yaşayacaklarını sanmasam da orta sahada belli dönemlerde düşüşler yaşanabilir. Keyif veren ama istikrarlı olmayan bir takım izleyeceğimizi düşünüyorum. Birçok kişinin aksine uçup kaçacaklarını da sanmıyorum. Halen orta sahada bence sorunları var. Orta sıraların biraz altında, küme düşme korkusu yaşamadan sezonu bitirirler.
”Okuyamadık Kardeş Durumumuz Yoktu”
Çok uzun bir yazı olduğunun farkındayım. Hatta bazı yazacaklarımı da yazamadım. Okumayı çok sevmeyen veya üslubumu beğenmeyenler için kısa bir özet yapacağım.
Manchester City: Rodri beklenenden uzak giriş yapabilir ama bir şekilde sisteme oturacaktır. Mahrez’in performansının artmasını bekliyorum. Şampiyonluğun en güçlü adayı olacaklar.
Liverpool: Alternatifsizlik başlarına bela olabilir. Van Dijk’ın aynı performansı sürdürmesi ve hücumda sakatlık yaşamamaları gerekiyor. Her şeye rağmen City’i en çok zorlayacak takım olmalarını bekliyorum.
Tottenham: Ndombele ile birlikte tekrar Dembele’sini bulan Tottenham, Kane’in uzun süreli sakatlanması durumunda sorun yaşayabilir. Bunun dışında 4-4-2 baklava düzeninde oynayacaklarını tahmin ediyorum. 3’üncü sıranın en güçlü adayı onlar.
Chelsea: Geçiş dönemindeler. İşleri çok kolay değil. Abraham’ın çıkış yakalamasıyla keyifli bir takım olabilirler. Sezon boyunca savunmada sorun yaşayacaklar.
Arsenal: Ön taraf son model araba, arka taraf üç tekerlekli bisiklet. Bu yapıdan bir şey çıkarmasını beklemediğim bir teknik adama da sahipler. Sorunlu ve bence bol kavgalı bir sezon yaşayacaklar.
Manchester United: Neler yapacaklarını kestiremediğim takımlardan biri. Mandzukic, Milinkovic-Savic, Dybala gibi isimleri alırlarsa 4’üncü sıra için iddialı olabilirler. Ancak transferin yapılmadığı senaryoda işleri çok zor.
Wolves: Deneysel bir takım olacaklar. Traore’nin 3’lünü sağ kanadı olması, çift forvet oynayacak olmaları heyecan verici. İlk 6 yarışına dahil olabilirler.
Everton: Moise Kean skor katkısı yapmadığı senaryoda çok zorlanacaklar. Bunun dışında hemen hemen her bölgeyi yenilediler. Transferde bence başarılı işlere imza attılar. Sezon boyunca kısır maçlar oynamaları olası.
Leicester City: Top 6 dışındaki takımlar arasında en heyecan verici olanı Leicester. Ayoze Perez ile birlikte hücumda gerçekten seviyeleri arttı ki Perez yerine başka bir oyuncu gelse bu kadar olumlu şeyler söylemeyecektim. Savunmada ise sorunları olacak.
West Ham: Haller konusunda şüphelerin bulunuyor. Eğer şüphelerimde haklı çıkarsam kağıt üzerinde iddialı olan ekip, çok kötü bir konumda kendini bulabilir. Umarım Haller uyum sağlar.
Watford: Kadroyu büyük ölçüde korudular ama her oyuncudan aynı katkıyı almak zorundalar. Oyunlarının çözülmesi kendilerini ummadıkları bir yerde bulmalarına sebep olabilir. Yine de orta sıralarda kalmalarını bekliyorum.
Crystal Palace: Neredeyse ligdeki en eksik kadro. Küme düşerlerse şaşırmayacağım. Küme düşmemeleri durumunda ise muhtemelen takımı yine Zaha sırtlamış olacak.
Newcastle: Steve Bruce dışında aslında soru işaretim yok. Alternatifsiz bir kadro ellerinde var ama Saint-Maximin, Joelinton gibi isimlerle rakiplere sorun çıkarabilirler. Bruce aşırı kötü bir performans göstermediği takdirde sorunsuz bir sezonu geride bırakacaklardır.
Bournemouth: Kadroyu koruyarak önemli bir işe imza attılar. Keyif veren bir takım olacaklar. Premier Lige belki de şu an için en hazır takım görüntüsündeler.
Burnley: Jay Rodriguez transferi önemli ama Burnley’nin bir anda oyun yapısını değiştirmesini beklemek mümkün değil. İzlemesi çok kolay olmayan ama taktiksel açıdan bir şeyler vaat eden bir takım göreceğiz. Yine de küme düşme hattının yakınlarında ligi bitirmelerini bekliyorum.
Southampton: Hasanhüttl ile etkili olmalarını bekliyorum. Kadroları yeterli değil ama özellikle orta sahada rakibi püskürtebilecek güçteler. Yine de transfere ihtiyaçları vardı.
Brighton: Graham Potter ve Leandro Trossard Brighton izlemek için yeterli sebepler ama kadro yetersiz. Küme düşmeme mücadelesinin içinde yer alacaklar.
Norwich: Nasıl oynayacaklarını tam olarak kestiremiyorum. Sezon boyunca muhtemelen onlar da ne yapacaklarına tam olarak karar veremeyecekler. Küme düşmeme mücadelesinin içinde olacaklar.
Sheffield United: Wilder gibi bir teknik adama sahipler. Oldukça etkileyici geçen sezonun ardından Premier Lig’de de kalmak isteyecekler. Kadroları yetersiz ama Wilder bir sürpriz yapabilir. Tavanı düşük bir takım olması ise her koşulda küme düşmeme mücadelesinde yer almalarına sebep olacak.
Aston Villa: Sezonun en çok transfer yapan takımı oldular. Orta sahada yaşanan sorunlar umdukları yere ulaşamamalarına sebep olabilir. Gol sorunu yaşamayan ama sezonun ilerleyen bölümlerinde bol pozisyon veren bir takıma dönüşebilirler. Orta sıralara yakın bir yerde sezonu tamamlamaları muhtemel.